Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB) nedir?

Bir psikolojik bozukluk olan Obsesif Kompulsif bozukluğun ne olduğunu anlamak için öncelikle “obsesyon” ve “kompulsiyon” olarak tanımlanan bu iki kavramla tanışmamız gerekir.

Obsesyon, bireyde kaygı (anksiyete) oluşturarak, bir davranışı yapmaya zorlayan düşüncedir. Bu düşünce bireyde korku gibi bazı duyguları da beraberinde getirebilir. Obsesyonlar yapılması gerekli olmayan davranışlara, gereklilik atfedilmesine neden olur. Bu düşünceleri vesvese olarak nitelendirmekte mümkündür. Bir örnek ile obsesyonu daha iyi anlayabiliriz. Örneğin, kapıyı kilitlemeyi unutmuş olabileceği düşüncesiyle sürekli kapıyı kontrol etmek üzere –normal olması gerektiğinden fazla- geri dönmek isteme, düşüncesi bir obsesyon örneği olabilir. Aynı zamanda kaldırım taşlarının çizgilerine basmadan şekillerin içine basmak gerektiği düşüncesi, anlamsız şekilde bir yere değmeden geçmemek gerektiği gibi düşünceler, abdest alırken bir uzvun yıkanıp, yıkanmamış olduğuna dair yoğun düşünceler gibi örnekler çoğaltılabilir.

Kompulsiyon ise obsesyonlar sonrasında, yapılan ve ilgili obsesyona uygun olarak gerçekleştirilen davranıştır. Bunu da bir örnekle daha anlaşılır hale getirelim. Kaldırım taşlarında ki çizgilere değmeden yürümek gerektiği düşüncesi (obsesyon) sonrasında, kaldırım taşlarının çizgilerine basmadan yürümeye çalışma davranışı sergilemek, kompulsiyondur.

ACABA OBSESİF KOMPULSİF BOZUKLUĞU OLAN BİRİ MİYİM?

Obsesif Kompulsif Bozuk için yukarıda söylediğim düşünce-duygu ve davranışlar, yaygın olarak birçok bireyde görülmektedir. Bu ve benzeri vesveseler nedeniyle bu yazıyı okuyup kendinize “OKB etiketi“ yapıştırmanız doğru değildir. Kaldı ki bu tür rahatsızlık şüphesi bulunuyorsa veya bu tür şikayetleriniz varsa bir uzmana başvurmanız gerekmektedir. Bir de şunu söylemem gerekir ki; bu psikolojik problem, çözümü mümkün bir psikolojik bozukluktur. Şimdi bu küçük hatırlatmadan sonra Obsesif Kompulsif bozukluğu tanımaya devam edelim.

OBSESYONLAR VE KOPULSİYONLARIN TANISINDA ROL ALAN ÖNEMLİ UNSURLAR

Obsesif Kompulsif Bozukluk için en temel tanı kriteri olarak kabul gören kaynak Amerikan Psikiyatri Birliği (APA) tarafından hazırlanan DSM-5’dir. Şimdi bu kaynaktan ilgili bölümlere/şartlara bakalım.

APA tanı kriterlerine göre;

A- Obsesyonların ve/ veya kompulsiyonların var olması.

Obsesyonlar için;

1- Bazı zamanlarda zoraki veya istenmeden ortaya çıkaran, genellikle belirgin bir kaygı ya da sıkıntıyı netice veren, yineleyici ve sürekli düşüncelerdir. Bunlar düşünce yanı sıra itici güdü ve imgelerde olabilir.

2- Birey, bu düşüncelere, itici güdü veya imgeleri yenmeye ya da bunları baskılamaya çalışır. Ya da bunları başka bir düşünce ya da davranışla dindirme girişimlerinde bulunur.

Kompulsiyonlar için;

1- Bireyin obsesyonuna tepki olarak veya katı bir biçimde uyulması gereken kurallara göre yapmaya zorlanmış gibi hissettiği yinelemeli davranışlar (aşırı seviyede temizlik, titizlik, biriktirme ve düzenlilik ve sair). Veya zihinsel eylemler (sayı sayma, bazı sözcükleri tekrarlama ve sair).

2- Kompulsiyonlar, yaşanan kaygı ve sıkıntıdan kurtulma/azaltma veya korkulan bir olay/durumdan sakınma amacı ile yapılır. Fakat bu davranışlar aşırı düzeydedir ve davranış/sonuç arasında ki ilişki gerçekçi değildir.

B- Obsesyonlar ve/veya kompulsiyonlar bireyin zamanını alır ve zaman kullanımını olumsuz etkiler. Veya klinik açıdan belirgin bir sıkıntıya ya da toplumsal, işle ilgili alanlarda veya önemli diğer işlevsellik alanlarında işlevselliğin zayıflamasına neden olur.

C- Obsesyon-kompulsiyon belirtileri, bir maddenin (ilaç, alkol ve sair) veya başka bir sağlık durumunun fizyolojisi ile açıklanamaz.

D- Obsesyon-kompulsiyon belirtileri, başka bir ruhsal bozukluğun belirtileri ile -daha iyi- açıklanamaz.

OBSESİF KOMPULSİF BOZUKLUK YAŞAMI NASIL ETKİLER?

Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB) üzerine yapılan araştırmalara göre,  %2’lik bir görülme sıklığı olduğu ifade ediliyor. Bu durum, her 100 kişiden (ortalama) 2 kişinin bu bozluktan dolayı problem yaşadığını ortaya koyuyor.

Bireyler aşırı düzenlilik, titizlik, denetimcilik gibi birçok nedenden dolayı kendilerini sıkıntıya sokabilirler. Bu durumun mantıklı bir düşünceden kaynaklanmadığı bilebilirler ancak buna rağmen karşı koymakta güçlük çekerler ve hatta kompulsiyonlara sürüklenirler. Bu durum kişilerin kendi hayatlarını zorlaştırdığı gibi çevresinde ki insanların hayatlarını da zorlaştırabilir.

Çevresinde ki insanların “saçma davranış” olarak nitelendirmesinden duydukları kaygı, obsesyon nedeniyle oluşan kaygı düzeyini daha da artırabilir. Bu nedenle kompulsif davranışları gerçekleştiremediklerinde de sıkıntı yaşayabilirler. Hatta OKB tanısı bulunan bir kişinin belirli yerlere dokunma güdüsü (opsesyon) nedeniyle, dokunmak istediği yere çevresinden çekindiği için dokunmadığını ve görüşmemizden sonra otobüse binip o yere dönerek dokunup gelmek istediğini biliyorum. Bu tür durumlar dolayısıyla sıkıntı ve zaman kaybını da beraberinde getirerek, yaşamı zorlaştırır.

Osesif kompulsif bozukluk bulunan bireyler çoğu zaman yaşamı bu bozukluk ile birlikte devam ettirmeye çalışırlar. Ancak bazen ilişkilerde, iş ve ev hayatında ciddi problemlere neden olmaktan da kendilerini alıkoymayabilirler. Bu durum OKB’nin açığa çıkmasına neden olan durumlarla yakından ilintilidir.

OBSESİF KOMPULSİF BOZUKLUK BEN DE OLABİLİR Mİ?

Bu yazımı okuyorsanız, ya psikolojiyle ilgili bir bölümün öğrencisi veya meslek elemanı yada bu OKB konusunu araştırma ihtiyacı hisseden, bir yerlerden bu ifadeleri duymuş birisi olabilirsiniz. Ve hatta kendinizde bu bozukluğun belirtileri nedeniyle şüpheler oluştuğundan bu sayfada bulunuyor olabilirsiniz. O nedenle bu bölüm oldukça önemlidir.

Öncelikle Google’ın doktor olmadığı ve internetin kendi kendimize tanı koymak için yeterli olmadığını ve dahi sağlıklı da olmadığını ifade etmeliyim. Bu sayfa bilgilendirme ve bilinçlendirme amacıyla hazırlanmıştır. Sizler eğer bu belirtilerden ve şikayetlerden dolayı sıkıntı yaşıyorsanız, psikiyatri polikinliklerine başvurmanız gerekmektedir.

NASIL TEDAVİ OLUNUR?

Tedavi için ülkemizde en çok kullanılan yöntemler ilaç tedavisi ve terapi yöntemleridir. Genellikle bilişsel davranışçı yaklaşım baz alınarak gerçekleştirilen seanslarla, tedaviler yapılır.

*Bu sayfada ki bilgilerin Obsesif Kompulsif Kişilik Bozukluğu ile karıştırılmaması gerekir.